Popülasyonun önemli bir kısmında plantar yüzeyler ve interdijital aralıklarla asemptomatik olarak bulunan T. Rubrum ve diğer antropofilik dermatofitler, uygun koşulların varlığında konakçı immün yanıtını uyandırırlar ve klinik enfeksiyona yol açarlar. Dermatofitlerle ilgili bazı faktörlerin yanında konakçı immün yanıtının tipi enfeksiyonun seyrini ve prognozu belirler. Tam gelişmiş hücresel immünite akut-inflamatuar tipte enfeksiyona yol açıp klinik ve mikolojik iyileşmeyle sonuçlanırken, hücresel immün yanıtın yokluğunda ve yetersizliğinde, özellikle dermatofitlere karşı yip I immün yanıtın geliştiği atopik diatezde dermatofit enfeksiyonları kronik-noninflamatuvar bir seyir izlerler. Ağır immün yetmezliklerde bile kompleman, polimorfonükleer lökositler ve serum inhibitör faktör, dermatofitlerin canlı dokulara ve dolaşıma invazyonunu engelleyerek sepsisi önlerler. Kronik enfeksiyonların yaklaşık %90' ından T. rubrum sorumludur. Son zamanlarda otozomal dominant geçiş gösterdiği düşünülen T. rubrum' a bağlı kronik dermatofitozis sendromu tanımlanmıştır. Dermatofitler, ciddi immün yetmezlikli hastalarda diffüz, invazif ve atipik kutanöz enfeksiyonlara yol açabilirler.