Dergimiz 2012 aralık sayısıyla karekod sistemi uygulamasına başlamıştır.
Makalelerin üzerinde bulunan Karekodu dilediğiniz akıllı cihazınız ile okutarak makaleyi indirebilir veya meslektaşlarınızlada paylaşa bilirsiniz.
Cihazınıza QR codeReader app indirerek uygulamayı kullanmaya başlayabilirsiniz.
Apple app için tıklayınız
Android app için tıklayınız
Koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19), solunum yolu enfeksiyonunun ciddi bir nedenidir ve şiddetli seyri, maligniteler ve immünosüpresif tedaviler gibi bazı risk faktörleriyle ilişkilendirilmiştir. Primer kutanöz lenfomalar (PKL), sağkalım oranlarına göre indolent ve agresif tipler olarak sınıflandırılan heterojen bir immün sistem neoplazmaları grubudur. PKL’lerin tedavisi, deriye yönelik tedavilerden sistemik tedavilere kadar uzanır ve bunların bazılarının immünosüpresif etkileri vardır. COVID-19 salgını sırasında, PKL’li hastalar olası COVID-19 komplikasyonlarından korunmalı, tedaviye bağlı riskler de dikkate alınarak hastalığı kontrol altına almak için optimal tedavi sağlanmalıdır. Bu bağlamda, COVID-19 pandemisi sırasında PKL yönetimi ile ilgili önerileri literatür ışığında gözden geçirdik. Topikal tedaviler genellikle düşük riskli tedaviler olarak düşünülebilir ve kesintisiz olarak devam ettirilebilir. Fototerapi, deri radyoterapisi ve total deri elektron ışınlaması tedavileri, hastane ziyareti gerektirdiği için COVID-19’a maruz kalma riskini artırır. İnterferonlar, sistemik retinoidler, metotreksat ve sistemik kortikosteroidler gibi orta riskli tedaviler dikkatle kullanılabilir. COVID-19 ile ilişkili komorbiditeye sahip ileri evre hastalar ve daha önce immünosüpresif tedavi almış hastalar dikkatlice değerlendirilmelidir. Yüksek riskli olduğu düşünülen biyolojik ajanlar ve sistemik kemoterapötikler gerektiğinde geciktirilmemelidir. Bununla birlikte, hastalık stabil ise, tedaviler arasındaki aralıkların uzatılması veya alternatif tedavilere geçiş tercih edilebilir. En önemlisi, PKL’li tüm hastaların pandemi devam ettiği sürece genel koruma önlemlerine uyması sağlanmalıdır
Anahtar Kelimeler: Primer kutanöz lenfoma, COVID-19, tedaviCoronavirus disease-2019 (COVID-19) is a serious cause of respiratory tract infection, and its severe course has been associated with some risk factors, including malignancies and immunosuppressive treatments. Primary cutaneous lymphomas (PCL) are a heterogeneous group of immune system neoplasms, which are subclassified as indolent and aggressive types according to their survival rates. PCL treatment ranges from skin-based therapies to systemic treatments, of which immunosuppressive effects occur in some. During the COVID-19 pandemic, patients with PCL should be protected from possible COVID-19 complications, and the optimal treatment should be provided to control the disease taking into account the treatment-related risks. Therefore, recommendations about the management of patients with PCL during the COVID-19 pandemic were overviewed in light of the literature. Topical treatments can generally be considered low-risk therapies and can be continued without interruption. Phototherapy, skin radiotherapy, and total skin electron beam therapy increase the risk of COVID-19 exposure due to hospital visits. Moderate-risk therapies like interferons, systemic retinoids, methotrexate, and systemic corticosteroids might be used with caution. Advanced-stage patients with COVID-19 related comorbidity and who previously received immunosuppressive therapy should be carefully evaluated. Biological agents and systemic chemotherapeutics, which are considered high-risk, should not be delayed when needed. However, increasing intervals between treatments or switching to alternative therapies may be preferable in stable diseases. Most importantly, all patients with PCL should be ensured to comply with general protection measures as long as the pandemic continues.
Keywords: Primary cutaneous lymphoma, COVID-19, management